Arhavi Turizm Derneği son günlerde kamuoyunu meşgul eden hidroelektrik santralleri yapımı ile ilgili bazı konuların daha net anlaşılabilmesi ve gerek dernek çalışma faaliyetleri gerekse Arhavi’nin tanıtımı ile ilgili bilgi ve endişelerini basın aracılığı ile Arhavililerle paylaşmak istedi.Dernek tarafından Arhavizyon Habere gelen yazıyı aynen yayınlıyoruz.
KAMİLET VADİSİNİ KORUMA VE EKOTURİZM GELİŞİM PLANI
Vadi Çiftekemer köprüsünden Alacagöl yaylasına kadar uzanan yaklaşık 30 km civarında 2750 rakımdan su alan ve Mençuna ırmağı dahil olmak üzere sağlı sollu 8 ırmakla beslenen tenha bir yaşam alanıdır.
Ulaşımın çok zor olması nedeniyle yaban hayatının özelikle kış mevsimi boyunca tercih ettiği kayalıklar üzerinde yetişmiş çok zengin ve gür bitki örtüsü ile kaplı en emniyetli yaşama ortamıdır.Vadi boyunca onlarca ayı ini mevcuttur. Vadide anıt ağaç konumunda birçok ağaç ve içinde zaman zaman insanların barındığı doğal mağaralar bulunmaktadır.
Vadi yazın en sıcak zamanda bile +4 c ile + 10 c arasında sıcaklığa sahip debisi çok yüksek su taşımaktadır. Bu özelliği ile alabalıklar için çok uygun yaşama ortamı olduğu gibi ,Doğu Karadeniz bölgesinde deniz alası (salmo trutta trutta) için iki büyük yumurta bıraktığı dereden biridir. Yumurtalar yavruya dönüştükten sonra 5 yıl yaşamını aynı ortamda sürdürür ve 5 yıl sonra denize dönerler.
Vadi boyunca hem yüksek kayaların üzerinde hem de büyük ağaçların üzerinde ( ayı ulaşamasın diye) yaklaşık 350-400 adet canlı arı kovanı vardır ve kilosu 300-350 tl arasında satılabilen tam organik şahinkaya balı bölge halkının en önemli geçim kaynağıdır.
Yüksek debi ile akan dere vadiye hem ciddi bir nem bırakmakta hem de bol oksijen oluşturmaktadır, bu durum vadinin bitki örtüsünü coştururken vadinin yamaçlarını da oksijenle destekler. Dere kenarlarına uzanan sarmaşıklar kış boyunca karacaların en önemli yemini oluşturur ayrıca vadiye fazla kar yağmadığı için karacaların yavrulama dönemi olan nisan mayıs aylarına kadar yavrulu hayvanlara emniyetli yaşama imkanı sağlar.
Vadi profesyonel dağcıların ancak iki günde aşabileceği emsalsiz bir dağcılık parkurudur , bugüne kadar bölge halkı dahil vadiyi boydan boya yürüyen insan sayısı 30 kişiyi geçmemiştir, eko-turizm planlaması içinde vadiye 2-3 yaya yürüyüş yolunun yapılması planlanmaktadır.
Bu doğal yapı korunarak varolacağı sürece her geçen gün biraz daha değerlenerek bölgede yaşayan ve yaşayacak olan insanlara geçim kaynağı olacak , hem de her geçen gün insanlar tarafindan daha fazla işgal edilen çevrede başka yabani türlere de yaşama ortamı sağlayacaktır.
Kamilet vadisine hes projesi yapılması durumunda vadide oluşacak kesin tahribatlar ve sonuçlar
1- Kırmızı pullu alabalıkların yaşama ve yumurtlama alanları yok olacak , balık nesli ortadan kalkacak. Birçok insanın çok önemli besin kaynağı tükenecek, aynı zamanda ilaç yapımında kullanılan ve asırlarca insanlara sağlık veren doğal nimet artık kullanılamayacak.
2- Kuzey denizinden yol kaydederek gelen ve suyun en soğuk ve en temiz bölgesine yumurtasını bırakan deniz alasının hem y+umurtlama alanı hem de yavruların 5 yıl boyunca yaşam alanları yok edilmiş olacak.
3- Kasım ayı ile nisan ayı arasında karacaların sığındığı en güvenilir alan işgal edilmiş ve tabiatı tahrip edilmiş olacak
4- Ayıların inleri bozulacak yaşama alanları işgal edilmiş olacak, dolayısıyla bölgede yaşayan köylü ile daha fazla yüzgöz olacak.
5- Arıcılara ait canlı kovanlar özellikle yol yapımı esnasında hem kayaların üzerinde hem de ağaçların üzerinde zarar görecek. Suyun tünellere alınmasıyla bitki örtüsünde meydana gelecek tahribat bal üretimini tamamen azaltacak.
6- Vadinin orta bölümünde neredeyse iki misli olan su bazı yerlerde yer altı sularına karışmaktadır, yol yapımı esnasında kullanılacak dinamitler suyun tamamen yeraltına gitmesine neden olabilir.
7- Suyun hızlı akışıyla ivme kazanan nem ve oksijen yoğunluğu azalacak vadinin yamaçları da bundan zarar görecek.
8- Su azalınca dere alüvyon taşımayacak deniz kıyısını besleyecek alüvyonlar olmayacak.
9- Vadinin yok olduğu. Tabiatın zarar gördüğü bir yerde hiçbir şekilde eko-turizmden bahsetmenin mantığı olamaz, Denizi tahrip edilmiş , dereleri tahrip edilmiş ve kurutulmuş
10- Dere vadileri ve tabiat yollarla ve kocaman borularla tamamen örülmüş bir yere turist doğayı seyretmeye neden gelsin. Oysa biz on yıldır eko-turizme altyapı oluşturmak ve gelecek nesillerimize sürdürülebilir bir tabiat bırakabilmek için köy halkımızın ve diğer vatandaşlarımızın yüzbinlerce lirasını harcamıştık
