Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Hopa mitingi öncesi ve sonrasında yaşanan olaylara ilişkin haklarında dava açılan 51 sanık ile dava dosyaları bu dava ile birleştirilen 9 sanığın yargılandığı davanın sanıklarından Ali Aksu, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek beraatını istedi.
Hopa Asliye Ceza Mahkemesi’nde ki bugünkü duruşmaya, tutuksuz yargılanan 38 sanık ile avukatları katıldı. Duruşmayı bazı sanık yakınları da izledi. Sanıkların kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, beyanları alınan sanık avukatları, soruşturma aşamasında toplanan delillerin hukuka aykırı olduğunu savunarak, sanıkların mahkemece ifadeleri alınmadan beraatına karar verilmesini talep etti. Mahkeme ise bu talebi reddetti.
Daha sonra ifadesi alınan sanıklardan Ali Aksu, 31 Mayıs 2011’de hükümetin çay politikalarını ve HES’leri protesto etmek için basın açıklaması yapmak üzere Hopa Meydanı’na geldiğini söyledi. Polisin ise henüz basın açıklaması yapmadan meydanda toplanan gruba müdahale ederek, orantısız güç kullandığını ileri süren Aksu, “Davanın iddianamesinde taş, aleyhimize silah sayılmasına rağmen polisin kullandığı gaz bombası ve göz yaşartıcı gazlar silah sayılmamıştır” dedi.
Hopa olaylarında tutuklanması gereken tarafın polisler olduğunu öne süren Aksu, olaylar sırasında polis memuru Servet Erkan’ın yaralanması olayıyla da bir ilgisinin bulunmadığını söyledi.
Aksu, ifade özgürlüğü hakkını kullanmak, demokratik hakkı olan basın açıklaması yapmak üzere Hopa Meydanı’na geldiğini belirterek, “Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum ve beraatımı talep ediyorum” dedi.
İfadesi sırasında hakimin yanına çağırdığı Aksu’ya olaylar sırasında çekilen bazı fotoğrafları gösterdi. Aksu, bu fotoğraflardan bazılarının kendisine ait olduğunu, bazı fotoğraflarda ise kendisinin bulunmadığını söyledi. Aksu, kendisinin olduğu fotoğraflarda suç unsuru bulunmadığını kaydetti.
Hopa Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmada verilen öğle arasının ardından ifadesi alınan tutuksuz sanıklardan Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) Şube Başkanı Kamil Ustabaş, 31 Mayıs 2011’de yaşanan olaylar öncesi HES’ler ve hükümetin çay politikalarını eleştirmek için basın açıklaması yapmak amacıyla Hopa Meydanı’na geldiklerini söyledi.
Basın açıklaması yapacaklarının emniyet tarafından bilinmesine rağmen daha açıklama yapmadan müdahaleyle karşılaştıklarını anlatan Ustabaş, ilçenin giriş çıkışını kapatan polislerin insanların kaçışını engelleyerek tazyikli su, gaz bombası ve göz yaşartıcı gazlarla müdahale ettiğini ifade etti.
Ustabaş, olaylarda emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun hayatını kaybettiğini söyleyerek, “Lokumcu polisin göz bombasından ve göz yaşartıcı gazlarından etkilenip hastaneye kaldırılmış ve vefat etmiştir. Kendisini lisedeki öğrencilik yıllarımdan tanıyorum. Aynı zamanda Kemalpaşa Dereleri Koruma Platformu üyesidir” dedi.
Lokumcu’nun gazdan etkilenip hastaneye kaldırılma sürecini ise görmediğini dile getiren Ustabaş, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Sanıklardan Halkevleri Doğu Karadeniz Bölge Temsilcisi ve DEKAP Yönetim Kurulu Üyesi Taylan Kaya da demokratik ve anayasal hakları olan basın açıklaması yapmak için Hopa Meydanı’nda bir araya geldiklerini ifade ederek, henüz basın açıklaması yapmayan ve horon oynayan gruba polisin orantısız güç kullanarak müdahale ettiğini anlattı.
Hopa’daki şiddetin kaynağının polis olduğunu öne süren Kaya, ölen Lokumcu’nun da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın mitinginden yaklaşık 2 saat önce hayatını kaybettiğini söyledi.
Savunmalarını yapan diğer sanıklarda beraatlerini istedi.
Sabah saat 09.00’da başlayıp 19.30’a kadar süren duruşmada 14 sanığın ifadesini alan mahkeme, diğer sanıkların ifadesinin alınması amacıyla duruşmayı yarına erteledi.
Kaynak: CNN Türk
Comments are closed.