En ciddi haber portalı ntvmsnbc haberi ,“Türkiye’nin saklı cenneti olarak gösterilen Artvin’in Arhavi ilçesindeki Kamilet Vadisi’nin tüm güzelliği yapılması planlanan 4 Hidro Elektrik Santralle birlikte yok olabilir” başlığı ile yayınladı.
Haberi aynen yayınlıyoruz.
Artvin Çoruh Üniversitesi (AÇÜ) Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu, Arhavi ilçesindeki Kamilet Vadisi’nin Karadeniz bölgesinin sahip olduğu tarihi ve doğal zenginlikleri bünyesinde barındırdığını ve henüz çok az kişi tarafından keşfedildiğini söyledi.
Kamilet Vadisi’nin Türkiye’de saklı kalmış bir cennet olduğunu belirten Kurdoğlu, ”Kamilet Vadisi farklı topoğrafyası, el değmemiş yaşlı ormanları, bitki çeşitliliği, su kalitesi, yaban hayatı, tarihi köprüleri ve doğa harikası Mençuna Şelalesi’yle Türkiye’nin saklı kalmış bir cennetidir” dedi. Kamilet Vadisi’nin farklı jeomorfolojik oluşumlara ev sahipliği yaptığını kaydeden Kurdoğlu, ”Vadide yaptığımız araştırmalarda 3 bin 400 metrelerden başlayan buzul topoğrafyası, 2 bin metrelerden itibaren çok hareketli bir akarsu aşınım topoğrafyasına dönüşmekte, bu değişimin sonucunda Kamilet Vadisi’nde çok hareketli, sarp ve ulaşılmaz bir topoğrafya ortaya çıkmaktadır” dedi.
Türkiye’nin ekolojik özellikleri en iyi korunan alanlarından birinin Kamilet Vadisi olduğunu açıklayan Kurdoğlu, şunları ifade etti:
”Kamilet Vadisi’nin sarp topoğrafyası nedeniyle önemli bir bölümünde yol ağı bulunmuyor. Tamamen el değmemiş bu coğrafyada Doğu Karadeniz kuzey kesimi florasının önemli bir bölümü bulunmakta. Alan aynı zamanda Kafkasya ekolojik bölgesinin en bozulmamış doğal yaşlı ormanlarına sahip ve 300 yaşına ulaşan ağaçlar mevcut. Ekolojik özellikleri en iyi korunan ve temsil edilen bu alan, koruma değeri yüksek ormanlar sınıfında değerlendiriliyor. Vadide devam eden araştırmalarımızda tespit ettiğimiz tür sayısı bini geçecek. Vadideki bu saklı doğa Doğu Karadeniz’de bulunan karaca, çengel boynuzlu yaban keçisi, ayı, domuz, kurt ve tilki gibi büyük memeli hayvanlara da bir anlamda korunak oluşturuyor.”
Türkiye’nin çok az bilinen ve en kaliteli balının Kamilet Vadisi’nde üretildiğini vurgulayan Kurdoğlu, ”Türkiye’nin el değmemiş bu coğrafyasında çok az kişi tarafından bilinen Kamilet ve Şahinkaya kara kovan balı üretiliyor” dedi.
DOĞA HARİKASI MENÇUNA ŞELALESİ
Vadide 3 bin 400 metrelerde buzul jeomorfolojisinin en güzel örnekleri olan çok sayıda buzul gölü ve buzul vadisinin bulunduğunu anlatan Kurdoğlu, ”Vadideki bir başka zenginlik ise çok sayıda kaskatlı şelale ve özellikle de Mençuna Şelalesi. Son 5 yıla kadar neredeyse hiç bilinmeyen Mençuna Şelalesi yıl boyu yoğun su akışıyla Türkiye’nin en yüksek basamaklı şelalelerinden birisi. Şelaleye doğa içerisinde yaklaşık 30 dakikalık bir yürüyüşle ulaşılırken, şelale büyüleyici bir güzelliğe sahip” dedi. Zirvelerdeki az sayıdaki yayla yerleşimleri dışında vadi içinde hiçbir yerleşimin bulunmamasının doğrudan su kalitesine yansıdığını ifade eden Kurdoğlu, bol oksijenli suların dere alabalığı için en iyi yaşam alanlarından birini oluşturduğunu kaydetti.
Kamilet Vadisi’ne son yıllarda doğa severlerin ilgisinin arttığını açıklayan Kurdoğlu, ”Vadi içerisindeki 18’inci yüzyılda Osmanlılar zamanında yapılan 2 kemer köprü ve Mençuna Şelalesi yakınında 2 adet mesire alanı açıldı. Turizm vadide her geçen yıl gelişirken, şelalenin son bir yıldaki ziyaretçi sayısı 10 bini geçti” diye konuştu.
‘VADİDE 4 HES PLANLANIYOR’
Doğa tutkunlarının Türkiye’nin bu saklı hazinesini henüz yeni keşfetmesine karşılık, vadinin HES’lerle tahrip olacağını belirten Kurdoğlu, şöyle devam etti:
”Böylesine önemli ve hassas bir ekosisteme sahip olan Kamilet Vadisi’ni daha insanımız tanımadan HES’ciler vadiye gözünü dikmiş durumda. Vadi içerisinde 4 adet hidroelektrik santrali (HES) yapılması planlanmakta. Çok yakın bir zamanda HES’lerden bir tanesi için de süreç başlayacak. Vadinin sahibi Arhavi’de tüm halk, iktidar ve muhalefetteki siyasi partilerin temsilcileri HES’lere karşı. Kamilet Vadisi’nde yapılacak HES’ler Türkiye’nin saklı cennetini tarumar edecek, insanlığın en değerli miraslarından biri olan ekosistem yok olacak.
Öte yandan burada yapılacak HES’leri engellemek için vadinin doğal sit alanı ilan edilmesi için başvuru yapıldı. Arhavi’liler bir anca önce sit ilanının gerçekleşerek alanın koruma altına alınmasını bekliyorlar.”
Kurdoğlu, vadinin gerekli önlemler alınmaması halinde geç farkettikleri vadiyi çabuk kaybedeceklerini sözlerine ekledi