Rahmetli halam ilk okulu bile okumamış olmasına rağmen çok aydın ve ileri görüşlü bir kadınmış.80 yılı aşkın zaman diliminde tabiatın ona öğrettikleri ile birlikte ALLAH’ın verdiği laz zekasını da birleştirince gayet ileri görüşlü bir insan olduğunu maalesef bu gün anladım…KÖYLÜ ,SAF BİR KADIN NEYİ NERDEN BİLECEK diye düşünürken,ortaya çıkan sonuç bazı şeyleri görmek için müneccim olmaya gerek yok gerçeğini bir kez daha ortaya koydu.
İnek otu kesmeye gittiğimizde etrafına bakar ve hep şu ata sözünü söylerdi ‘’ HA OCAĞEPE BUCAĞEPE İVASEN ‘’ Yani bu gördüğün yaşanabilir, oturulabilir yerler bir gün uzak diyarlar olacak.. daha derin ifadeyle tezeği yiyecek…sonra lafı uzatır ve ormanların suların derelerin de bir gün HUKUMETİŞİ İVASEN derdi ..(devletin malı olacak )… haklıymış hem de çok haklıymış.. sahip çıkamadığımız bu topraklar ne yapıp edip bir formül bulunup tabiri caizse minareyi çalıp kılıfına uydurulup ,akla hayale sığmayacak projeler üretilip elimizden yavaş yavaş alınıyor…. Her zaman olduğu gibi işin ucunda para oldu mu gerisine NOKANKİ GİTSUN….
İçimizden bazıları da kaybolmaya yüz tutmuş değerlerimize sahip çıkalım diye uğraşıyor.. Serentilerimizi ,evlerimizi koruyalım onlar kültürümüzün bir parçası diye düşünüyor…NEDEN ÇÜNKÜ SAHİP OLDUĞUMUZ DEĞERLERİ YAVAŞ YAVAŞ KAYBEDİYORUZ VE ARTIK İYİDEN İYİYE GÖZÜMÜZE BATMAYA BAŞLADI..
Şimdi sevgili okurlarım aziz ve muhterem din kardeşlerim bu kısmı iyi okuyun; acaba aramızda kaç kişi serenti ustası ,kaç kişi bir diğerine bakmadan sıfırdan serenti yapabilir,yapabilecek olan insan sayısı kaç,varsa da yaşı kaç?.Hangimiz yeni bir derenin oluştuğunu gördünüz,ben bildim bileli Arhavi deki dere sayısı aynı hatta sayıda azalmada olmuş olabilir.Ne enteresandır derelerin her yerinden su içilebilirken bazılarında kurbağayı bağlasan durmaz duruma gelmiş..çamur akıyor.tamamen sit alanı olabilecek yerlere biz taş ocağı kuruyoruz..bırakın doğayı çevreyi korumayı biz çevrenin tamamen içine ediyoruz.NEDEN ? PARA PARA PARA DİĞER BİR ADIDA GEÇAYEYİ…
Daha önceki yazılarımı okuyanlar bilir ben bu konuya 2 sene önce dikkat çektim yazılar yazdım..dikkat eldelim büyük sorunlar bizi bekliyor dedim ama dinleyen olmadı..Hemşinli vatandaşın deresi için verdiği mücadeleyi izlerken gözyaşlarına boğuldum.. ne mutlu ki davalarını kazandılar. Ne enteresandır ki biz ARHAVİLİLER OLARAK HEP SON ANDA müdahale etmeye çalışıyoruz önceden kestirip tedbir alma alışkanlığımız yok.olaya müdahale ettiğimizde iş işten geçmiş oluyor çünkü rajon kesilmiş. Bize sadece bıdı bıdı yapmak kalıyor.. halbuki doğu karadenizin en kültürlü yeri diye nam salmış ilçemizde ileri görüşlü bu olayların önünü kesebilecek bir avuç insan bile yok, neyimiz kültür ben anlamadım..kendimize gaz vermekten yaptığımız bir şey yok…
Şimdi Arhavi de yapılması düşünülen ve HES projeleri var ..acaba bu projeler karşısında kaçımız delikanlı duruşu sergileyebileceğiz.Evet serentilerimizi ,evlerimizi kurtaralım ,revize edelim yok olmasınlar ama o güzelim tabiat yok olursa ortada duran çıplak serenti neye yarar.. yanlış anlamayın bunu da fark edebilmek bir ayrıcalıktır,kesinlikle küçümsemiyorum tam aksine bir direnişin ilk adımları olmasını umut ediyorum…hatta düşünen arkadaşlarımı tebrik ediyorum..ben bu hes hus projesini üreten kişiyi yada kişileri çok merak ediyorum attığınız bu taş ürküttüğünüz kurbağaya değecek mi? Bu dereleri tünellere kapatmak binlerce ağacı kesmek ,yol yapmak vs ne sağlayacak…BİNDE BİLMEM KAÇ ENERJİ …… siz halkı eğitin bilgilendirin tasarrufa yöneltin aynı enerjiyi geri kazanırsınız.. hatta rica edin gündüz 5 saat elektrik kullanmayalım ,, yeter ki doğamıza bir şey olmasın ..bu iş iş değil arkadaşlar ben memleketin geleceğinde endişelenmeye başladım…Yarın kim bilir neler çıkacak karşımıza bu gün dere ,yarın Sidere, bir bakmışsın nükleer santral kurulmuş Pilargete..Ondan sonara da hepimize güle güle.Karıncanın yuvasını bile bozmaya hakkımızın olmadığı bu gezegende bu katliam niye kime ne yetiştiriyoruz…
Boşuna yazdığımın farkındayım şimdi siz bu satırları okurken içinizden ne geçtiğini biliyorum..
Evet haklısınız bizden bi cacık olmaz….sanırım bize biri çok acı bir beddua etti ,ve Allah belamızı nihayet verdi.. çok merak ediyorum acaba derelere yazılmış türkülerimizde bir zamanla bir değişim olacak mı? Belki de yeni türküler türeyecek… .
Tabiatı erozyona uğramış bir laz topluluğu düşünmek mümkün değil..etnik değerlerimizin temeli buna dayalı ,atalarımızın neden bu coğrafyayı tercih ettiğini hiç düşündünüz mü?.Tulum sesi neden bu kadar güzel onu ruhumuzun derinliklerine sokan olgu nedir…İyi düşünün ARHAVİLİLER ÖNÜNÜZDE İKİ SEÇENEK VAR VE BU İKİ SEÇENEK ARASINDA BUNDAN SONRA SÜREKLİ TERCİH YAPMAK ZORUNDA KALACAKSINIZ … NEDEN Mİ ÇÜNKÜ ÜLKENİN EN BAKİR VE EN GÜZEL YERLERİNE SAHİBİZ,..YANİ İÇİNE EDİLMEDİK BİZİM Bİ BURASI KALDI … İÇİNE ETTURELUM Mİ ETTURMİYELUM Mİ? KARAR SİZİN..
BİZ İSTANBULDAYIZ BİZE BURDAN ANCAK PAPA YEMEK DÜŞER..
SEVGİLİ DOSTLAR YİNE BİR ŞİİRLE YAZIMIZI NOKTALIYORUZ.. ALLAH HEPİMİZE AKIL FİKİR VERSİN..
DAĞDAN KESTUM KERESTE
KUŞ BESLEDUM KAFESTE
HES ÇİLER GELİYORUM DEDİ
YAPTUM ONLARA BİR BESTE
(Sevgi ve saygılarımla….akin.gulhan@hotmail.com.)
