Otkute var oçalişute imralinen. Vanati “ otkute var oxenute imralinen” ti na-matkvenan tkvala dido na-mom3’ons ar tkvala ren. Skidala çkimis p’anda nosiz na-miğun ham tkvala felsefe-çkimi steri ren. P’anda ham oxo3’onaşi doloxe duyla bikom do ham tkvala meğira yado mebisamadi. Mteli k’oçepekti ham oxo3’onaten duyla van-na k’oçinobaşe k’ele dido gza na-eizdinasenti miçkinan. Mteli k’oçepekti haşo ar meğira şeni duyla vat’esk’o na-oxobo3’onam k’onarite sva-mugvales dido ondepe diisanet’u
Mtiniti çkimi steri bazi k’oçepek ham tkvalaşi oxo3’onaten skidala mutepeşiz nuonaman. Kimepekti ham tkvalaşi gzas bore yado xoloti na-unonan steri oxonk’ana ikoman. Kimepekti haşo ham tkvalas çkar var-uk’udelaman. Na-miçkin k’onarite k’oçepeşi bazipek otkvute duyla ixenen da3’onenan! Da3’onen bzop’on irik na-ozmonums ir duyla xvala otkvute naşkumers. Otkute ivat’u-k’o sva-p’icis na var-ixenasen çkar mutuksani var-doskidut’u. İri ondi dobikomt’it, didi- ok’ak’edinupe diçodet’u, mşkorina diçodet’u, goçvimape diçodet’u. İr ondi na-minonan steri divet’u. Edo çkar mutu haşo otkvute na var-iventi bz*iromt. Oçalişu var-ixenaşa çkar mutu var-imrelen.
Ham oxo3’onate na-ixenen iri muntxani steri kultura-çkunişi doloxeti ham duyla haşo iven. Hakşakis ar dido şurimşinek do menabrebek k’vaşi upi dobğuten muntxanepe omralaman. Na imralen ir muntxanis isa do na var-moi3’ondinen ondepe ivasen, ivasenti. Haya ar mtini ren. Haşo muntxanepe oraşi doloxe gale gelams do kiz*iren. Ar mintxak ar ondi omraluşe içalişams. Heya daha var-eçkinduşa kogeiç’k’en “ var, heya heşo var-iven” yado vanati “na-ikom duyla xilli varen” yado. Haşo muntxa otkvu şeni si, hemuşen daha k’ai do xilli muntxa omralareki mutu gatkvas! Hemtepe na var-mok’3’ondu otkvu şeni hakki gavas. Si çkar muntxa mot omralam, na-imralen ondepe şeni muntxanepe tkvi! İveni heşo mutu. Hem na-imralen ondi mot mok’3’ondut’as, hemti hemuşen k’ai mutu mot omralam. Haşo oxo3’ona, xilli ar oxo3’ona var-iven. Yani mk’ulete ptkvatna; Otkuta var oçalişute na-imralinen miçkit’anoren.
Yani, na var-moi3’ondinen ar muntxa şeni daha k’ai do mskva çkva muntxa imralinas-na hem oras zaten na-imralinen ondik hemuşi cavap’i komeçams. Çkva muntxani otkvuti var-uk’ors.
Lazi kultura oskidinu şeni dido omrale k’oçi var-mionunan. Ma na-miçkin ar nuxu k’oçişi gurite oçalişute muntxanepe ixenen. Hamtepe; mipek, muç’o t’az na-t’as k’vaşi upi dobğute na-ixenen omralape ren. Na-imralen ir ondepe dido perpu na var-imralinen dopkvidort’un.
Ham na-imralinen omralepes işo dodogituşi yerine mxuci meçamu uk’ors. Haya muziği iven, çareri muntxanepe iven vanati çkvado çkva oçalişupe diven. Hamtepes işo dodgitu k’at’a oras dixenen. Omralapalepes mxuci meçamu do guri gondvalu unon. Vanati Hamtepeşe işo dodgituşi yerine va na-ixenen oçalişupeşen dido, vanati hek’onari mutu omralareki ivasen. Hemoras hem na-imralen ondişe işo muşeni dudgiti oxoga3’onepen, hemti hem dulyaşi omralapas manzinen. Haşo oxenu daha k’ai do isa varen i? Ham oxonk’anati “ otkvute var oçalişute imralinen”şi oxo3’onaşe var- mulun i?
Hem oras mu p’aten! Çkuti ham meci-çkunis na-maxenenan k’onari muntxanepete mxuci meçamoni boret, heşo var i?
Moxtit şurimşinepe! ham nena do kultura şeni na-ixenen mteli dulyapes “heyak vu, hamuk ikoms “ şe u3’k’omilu na-maxenenan k’onarite irik muntxanepe oxenuşe biçalişat. Kultura-çkunişi gondina kodobodgitinat.
Söz ile Değil Çalışarak Üretilir!
Söz ile değil çalışarak üretilir. Ya da “ Söz ile değil yaparak iş üretilir” de diyebileceğimiz bu deyiş çok beğendiğim bir deyiştir.
Yaşamımda her zaman aklımda olan bu deyiş felsefem gibi olmuştur. Her zaman bu anlayış içinde çalışır, bu deyişi ilke olarak bellerim. Bütün insanlar bu anlayışla iş yapsalar insanlık adına çok yol alınacağında biliriz. Bütün insanlar bu ilke içinde çalışsalar anladığım kadarı ile dünyada çok şey düzelirdi.
Gerçektende ben ve bazı insanlar bu deyişin anlayışı ile yaşamlarını sürdürürler. Kimileride bu deyişin yolundayım diye yinede istedikleri gibi hareket ederler. Kimileride böyle bir deyişle hiç ilgilenmezler. Bilindiği gibi insanların kimileri lafla iş yapılır sanırlar! Sanırla diyorum çünkü bunlar düşündükleri işleri sadece sözde bırakırlar. Sözle yapılsaydı yer yüzünde tamamlanmamış hiçbir şey kalmazdı. Söylemekle her şeyi yapardık, savaşlar biterdi, açlık biterdi, sömürü biterdi. Her şey istediğimiz gibi olurdu.
Bu anlayış içinde yapılan her şeyde olduğu gibi kültürümüz için yapılan işlerde de ne yazıkki bu böyle oluyor. Şimdiye kadar bir çok dost ve arkadaş emek harcayarak bir şeyler üretiyor. Üretilen her şeyde doğru olmayan ve beğenilmeyen şeylerde oldu, olacakta. Bu da bir gerçektir. Böyle şeyler zaman içinde meydana çıkar ve bilinir. Bir kimse bir çalışmaya başar. O çalışma sonuçlanmasan başlanır “ hayır, o öyle olmaz diye” diye, yada “yapılan doğru olmuyor diye” diye. Böyle bir şey diyebilmen için sen, ondan daha doğru ve iyi bir şey üreteceksin ki diyebilesin! O zaman yapılanı beğenmediğini diyebilmeğe hakkın olur. Sen hiçbir şey üretme, üretilen çalışmalar için eleştiriler yap! Olur mu öyle şey! Hem üretilen çalışmaları beğenme, hem de ondan daha iyi bir şey üretme. Böyle bir anlayış doğru bir anlayış olamaz. Yani kısaca dersek; sözle değil çalışarak üretileceğini bilmeliyiz. Beğenilmeyen bir şey için daha iyi ve güzel bir şey üretilirse o zaman zaten üretilen şey beğenilmeyen, eleştirilen şeyin cevabını vermiş olur. Başka bir şey söylemeye de gerek kalmaz.
Laz kültürü yaşatabilmek için üretken insanımız çok fazla değildir. Bildiğim kadar ile bir avuç insanın yürekle çalışması sonucu bir şeyler yapılıyor. Bunlar kim, kimler, nasıl olursa olsun emek harcayıp bir şeyler üretenlerdir. Üretilen bütün çalışmaların çok kolay üretilmediğini de hepimiz biliriz. Bu üretilen eserlerin karşısında durulması yerine destek verilmesi gerekir. Bu müzik çalışması olabilir, yazılı çalışmalar olabilir yada başka tür bir çalışma olabilir. Bunlara karşı duruş ve eleştiri her zaman yapılabilir. Bana göre üretkene her zaman destek vermek onu yüreklendirmek gerekir. Yada bunlara karşı duruş yerine ya yapılan çalışmalardan çok ya da yapılan çalışmalar kadar şey üreteceksin ki olacak. O zaman hem üretilen çalışmaların karşısında niye durduğun anlatabilecek hem de kültürümüz için çalışmaları çoğalacak. Böyle yapmak daha iyi ve doğru değimli? Böyle bir harekette “ Sözde değil çalışarak üretilir” anlayışına gelmez mi?
O zaman ne yapacağız? Bizde bu imecemize yapabildiğimiz kadar bir şeyler üretip omuz verelim, öyle değil mi ?
Gelin dostlar! Dil ve kültürümüz için yapılan bütün işlere “o yaptı, bu yapıyor” a bakılmaksızın yapabildiğimiz kadar hepimiz bir şeyler yapmaya çalışalım. Kültürümüzün kaybolmasını durduralım.
Tuta-k3ala. Lazona
Osman Şafak Büyüklü
Comments are closed.